Aşı ne demektir, Aşılar nasıl çalışır?

Aşılar, hasta veya sağlıklı olup, insanoğlunun hayattaki en önemli düşmanı olan mikroplara karşı artmış risk altında bulunan yetişkin ve çocuklara yapılır. Hastalık yapacak olan bakteri, virüs gibi mikropların zararsız hale getirilerek ya da onların salgıladığı hastalık yapıcı maddelerinin zararlı etkileri ortadan kaldırılarak İnsan ve hayvanlarda geliştirecekleri hastalıkları önlemek için kullanılan inaktif mikroorganizma veya ürünlerine aşı denir. Böylece vücudumuz kendisine zarar vermeyen haliyle mikrop ya da toksinleri öğrenir ve onlara karşı bir bağışıklık geliştirir. Mikrobun kendisi veya zehiri ile karşılaşıldığında ise önceden geliştirilmiş savunma sistemi ile karşı koyar ve kişi hastalığa yakalanmaz. Bu kişi artık o hastalığa karşı bağışıktır. Oluşan bağışıklama genellikle ömür boyu vücutta kalır ve hastalık etkeni ile karşılaşınca onu etkisiz kılmak için savaşır.

Aşılar ortalama insan ömrünün uzamasında, temiz içme suyu temininden sonra ikinci sırada gelen halk sağlığını koruyucu önlemdir

Aşılar hangi sıraya göre ve ne sıklıkta yapılır.

Uzun süren araştırmalar sonunda her aşı için hangi yaşta kaç dozda ne sıklıkta yapılacağı keşfedilir. Sonuçları bilimsel dergilerde yayınlanır. Ülkelerin sağlık otoriterlerince onaylanır. Çok sayıda aş ıhangi yaşta kaç dozda yapılacak bir çizelgede belirtilir. Bu çizelge ailede ve aşı yapan kurumda muhafaza edilir. Karşılıklı takiple karışıklıklar önlenir. Bazen bir kez uygulanması yeterli iken, bazı aşılar için daha fazla sayıda doz uygulanmasına gerek vardır. Ancak uygun sayı ve aralıklarla yapılan aşılar tam koruyucu olur.

Aşılar yapılmasa ne olur?

Aşı öncesi dönemlerde olduğu gibi bulaşıcı hastalıklardan kaynaklanan kitlesel ölümlerin ve sakatlıkların önüne geçilemez. Ayrıca ekonomik ve sosyal çöküşler kaçınılmazdır. Çünkü aşıyla önlenebilir hastalıkların ve buna bağlı ölümlerin önlenmesi, en önemli ve en maliyet etkili toplum sağlığı müdahalesidir.

Bağışıklama sayesinde neler başarıldı?

Aşı ile önlenebilir hastalık ve salgınlarında ciddi düşüşler yaşanmıştır. Bilindiği gibi geçtiğimiz asırlarda büyük salgınlar ve ölümlere yol açmış olan Çiçek Hastalığı’nın (Âşık Veysel’i kör eden hastalık) aşılama sayesinde 1977 yılından itibaren dünyadan kökü kazınmıştır. Nihayetinde çiçek aşısı uygulamalarına gerek kalmamış ve 1980 yılından itibaren tüm dünyada çiçek aşılaması durdurulmuştur.

Çocuk felci (poliomiyelit), yaygın aşılama çalışmaları sayesinde kökü kazınma aşamasına getirilmiştir. Dünya genelinde vaka sayısı 1988 yılında 350.000 iken 2017 yılında sadece 22 vaka’ya düşmüştür. Türkiye’de son 19 yıldır çocuk felci vakası görülmedi. Türkiye dahil Avrupa Bölgesi, Poliodan Arındırılmış Bölge Sertifikası aldı.

Kızamık vaka sayılarımız 2001 yılında 30.509 iken, aşılamadaki yaygınlığın artırılmasıyla 2017 yılında vaka sayısı 84’e kadar düşmüştür. Kızamığın bir komplikasyonu olan SSPE vakalarında bariz bir azalma söz konusu. Bu da kızamık aşılama oranlarının artması sonucunda kızamık vakalarının azalması ile ilişkilidir.

Anne ve yenidoğan tetanozu kökü kazınan diğer hastalıklar. DSÖ tarafından 24 Nisan 2009 tarihinde duyuruldu. Bunun dışında sayıları yılda  20-30 olan tetenoz vakalarınnın tamamı aşısızdır.

Sadece 2011 yılında difteriden ölen bir vakamız dışında 2004 yılından beri Türkiye’de difteri yok.

Hepatit A-B, kabakulak, kızamıkçık, boğmaca, suçiçeği yok denecek kadardır. İnvaziv bakteriyel hastalıklardan pnömokok ve Hib’e bağlı gelişen menenjit, sepsis ve bakteriyemi, gibi hastalıkların sıklıkları iyice azalmıştır.

Aşıların içinde neler var?

Arkasında yaklaşık 300 yıllık tecrübe ve teknoloji olan aşılar güvenilir biyolojik ürünlerdir. Dünyaca kabul görmüş otoritelerce ruhsatlandırılır, Dünya Sağlık Örgütü tarafından önerilen ve onaylanan GMP (İyi Üretim Prosedürleri) kurallarına uygun olarak üretilir. Üretim ve dağıtım aşamalarında çok sıkı kontrolden geçmektedirler. Uygulanan tüm aşı ve anti-serumlar analizlerden geçirilir.
Antijen yanında adjuvan, stabilizatör ve koruyucu maddeleri de ihtiva etmektedir.

Adjuvan; bakteri ve virüs bileşenleri yanına aşıların etkinliğini artırmak için eklenen madde. Genellikle adjuvan olarak Aluminyum Hidroksit kullanılır. Uyguladığımız aşıların tamamının içindeki toplam alüminyum miktarı 4,25 mg’dır ve insan sağlığına zararı olmayacak şekilde çok düşük düzeydedir. Bu miktarın 100 katı bir kaşık anti-asit ilaç ile alınabilmektedir. Meyve ve sebzelerde içme sularında bile daha fazlası bulunur.

Stabilizatörler; ise, uygulanıncaya kadar bozulmadan kalsın diye aşı flakonlarına ilave edilen maddelerdir. Stabilizatör olarak da Magnezyum Klorid sıklıkla kullanılıyor. Magnezyum Klorid çok yüksek fiyatla satılan gıda takviyelerinin içine konuluyor. Kısaca zararlı değil faydalıdır denebilir.

Koruyucular; mikrobik bulaşmayı engellemek içinkullanılır. Genel olarak Thiomersal ile antibiyotikler (Neomisin), kanamisin, eritromisin kullanılan koruyuculardır. Üretim aşamasında eser miktarlarda konuyor. Endüstriyel gıdalarla ve gereksiz kullandığımız ilaçlarla aldıklarımızın yanında hiçbir şey.
Thiomersal, Etil Civa maddesinin organik bir bileşiği olup 1930’lu yıllardan bu yana birçok aşı ve ilaçta koruyucu olarak kullanılmaktadır. Ortalama 4–9 günde vücuttan sindirim sistemi yoluyla atılr.  Vücuttan atılımı güç olan Metil Civa olup bu madde ile uzaktan yakından ilgisi yoktur. Birçok bilimsel araştırma yapılmış ve sonucunda Thiomersal ile otizm ve özel nörolojik gelişim bozuklukları arasında herhangi bir ilişki saptanmamıştır. Aşılarda koruyucu olarak Thiomersal kullanımı Avrupa ülkelerinde ve diğer pek çok ülkede devam etmektedir. Tek dozluk aşılarda genellikle Thiomersal bulunmamaktadır.

Aşılarda Bulunan Maddeler

Aşı ile önlenen hastalıklar nelerdir?

  • Difteri,
  • Boğmaca,
  • Tetanoz,
  • Çocuk Felci,
  • Hepatit B,
  • Hepatit A,
  • Tüberküloz,
  • Kızamık,
  • Kabakulak,
  • Kızamıkçık,
  • Suçiçeği

Ülkemizde 13 hastalığa karşı ulusal aşı programı uygulanıyor. Bu hastalıklar; hepatit B, tüberküloz, boğmaca,  difteri, tetanoz, çocuk felci, H. influenzae tip b, pnömokoktur(zatürre), kızamık, kızamıkçık, kabakulak, suçiçeği ve hepatit.